İŞ SÖZLEŞMESİNDE REKABET YASAĞI

İŞ SÖZLEŞMESİNDE REKABET YASAĞI

İş sözleşmesinde rekabet yasağı günümüzde oldukça merak edilen bir konudur. İşverenlerin işçi ile aralarında yaptıkları sözleşme gereği işçinin bazı sorumlulukları vardır. İşçinin iş sözleşmesinden doğan sorumlulukları iş sözleşmesi sürecinde olan sorumluluklar ve iş sözleşmesi sona erdikten sonra devam eden sorumluluklar olmak üzere iki gruba ayrılır. İşçi iş sözleşmesi süresince işverenle yaptığı iş sözleşmesi kapsamında işini özenle yapmalı, sadakatle davranmalıdır. Bunun yanında iş sözleşmesi sürecinde işverenle rekabet etmemelidir. Ayrıca iş sözleşmesinin sona ermesinin ardından da işverene karşı rekabet yasağı kararlaştırılabilir. İş sözleşmesinde rekabet yasağı isimli makalemizde iş sözleşmesi kapsamında mevcut olan işçinin rekabet yasağına ilişkin detaylı bilgiler verilecektir. Ayrıca unutulmamalıdır ki rekabet yasağına ilişkin talepleriniz ile ilgili İş Hukuku ve Borçlar Hukuku alanında uzman ve deneyim sahibi bir avukata danışmanız fayda sağlayacaktır. Alanında uzman bir Ankara avukatı yaşanacak hak kayıplarının önüne geçilmesini sağlayacaktır.

Aşağıda; iş sözleşmesinde rekabet yasağı, iş sözleşmesi sürecinde işçinin rekabet etmeme borcu, iş sözleşmesi sona erdikten sonra rekabet yasağı, rekabet yasağı nedir, rekabet yasağının amacı nedir, rekabet yasağının geçerlilik koşulları, rekabet yasağının kapsamı, rekabet yasağının sınırlandırılması, rekabet yasağının süresi, rekabet yasağına aykırılığın sonucu, rekabet yasağı cezai şart, rekabet yasağının sona ermesi, rekabet yasağının anayasal haklar bakımından incelenmesi, Borçlar Kanunu’nun yürürlük ve uygulama tarihi kapsamında rekabet yasağı, rekabet yasağı hususunda hukuki destek gibi hususlar ayrıntılı olarak incelenecektir.

İŞ SÖZLEŞMESİ SÜRECİNDE İŞÇİNİN REKABET ETMEME BORCU

İş sözleşmesi sürecinde işçinin rekabet etmeme borcu işverenle işçinin yaptığı sözleşmeden doğar. İşverenle işçinin yaptığı iş sözleşmesi sebebiyle işçi özen ve sadakat borcuna sahiptir. İşçinin sadakat borcu kapsamında iş ilişkisi devam ettiği sürece işçinin üçüncü bir kişiye hizmette bulunması ve kendi işvereniyle rekabete girmesi yasaklanmıştır. İlgili hükümde bu husus “işçi özellikle kendi işvereni ile rekabete girişemez.” şeklinde düzenlenmiştir. Dolayısıyla işçinin iş sözleşmesinin sürdüğü dönemde işverenle rekabet etmemesi sadakat borcu içinde yer alan bir yükümlülüktür. Bununla birlikte rekabet yasağı genellikle iş sözleşmesinden sonra gündeme gelen bir konudur. Dürüstlük kuralı gereğince sadakat borcundan doğan rekabet etmeme borcu sözleşmenin sona ermesinden sonra da devam edebilir. Zira işçinin, çalışma sırasında elde ettiği bazı bilgileri iş akdinin sona ermesinden sonra kullanması işverenin haklı menfaatlerine zarar verebilir.

İŞ SÖZLEŞMESİ SONA ERDİKTEN SONRA REKABET YASAĞI

İşçi işverenle yaptığı iş sözleşmesinin sonlanması sebebiyle bazı yükümlülükleri yazılı olarak üstlenmiş olabilir. Bu kapsamda işçinin özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı üstlenmesi hali işçinin üstlendiği rekabet yasağıdır. Bununla birlikte her yasak rekabet yasağı kapsamına girmez. Türk Borçlar Kanunu rekabet yasağının söz konusu olabilmesi için bir takım şartlar öngörmüştür. İş sözleşmesi sona erdikten sonra rekabet yasağına ilişkin detaylı bilgiler, şartları ve sınırları aşağıda incelenecektir.

REKABET YASAĞI NEDİR?

Rekabet yasağı Türk Borçlar Kanununda düzenlenmiştir. Rekabet yasağına rekabet etmeme borcu da denir. Bunun yanında rekabet yasağı sözleşme sona erdikten sonra meydana gelmektedir. Bütün bu anlatılanlar doğrultusunda rekabet yasağı; işçinin, iş sözleşmesinin sona ermesinden sonra, işvereni ile rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına işletme açmaktan veya rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenmesidir.

REKABET YASAĞININ AMACI NEDİR?

Rekabet yasağı, işverenin haklı menfaatlerini korumaya yönelik olarak iş sözleşmesinin kurulması sırasında sözleşmeye yazılı kayıt şeklinde veya iş sözleşmesi devam ederken rekabet yasağı sözleşmesi olarak ayrı bir sözleşme ile oluşturulur. Rekabet yasağının amacı işçinin işyerinde öğrendiği üretim sırlarını veya işverenin işleri hakkındaki bilgisini iş ilişkisi sona erdikten sonra işverenle rekabet edecek tarzda kullanmasının önüne geçmektir.

REKABET YASAĞININ GEÇERLİLİK KOŞULLARI

Rekabet etmeme borcunun geçerli olması bazı şartlara tabidir. Bu şartlar gerçekleşmeden iş sözleşmesinin sona ermesi sebebiyle oluşturulan rekabet yasağı geçerli olmaz. Bu şartlar aşağıda belirtilmiştir.

  • İşçi fiil ehliyetine sahip olmalıdır.
  • İş sözleşmesinin kurulması sırasında veya iş ilişkisi devam ederken işçinin sözleşmenin sona ermesinden sonra rekabet etmeyeceğine ilişkin bir hükmün yazılı olarak iş sözleşmesine konulması veya bu konuda ayrı bir sözleşmenin (rekabet yasağı sözleşmesi) yapılması gerekmektedir.
  • İşverenin bu sözleşme nedeniyle korunmaya değer haklı bir menfaati bulunmalıdır. Bu kapsamda hizmet ilişkisi, işçiye, müşteri çevresi veya üretim sırları ya da işverenin yaptığı işler hakkında bilgi edinme imkânı sağlamalıdır. Aynı zamanda bu bilgilerin kullanılması, işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikte olmalıdır. Bu hallerin mevcut olmadığı iş ilişkisinde yer alan işçi, rekabet yasağı yükümlüsü değildir.
  • İşçinin ekonomik geleceği tehlikeye düşürülmemiş olmalıdır.

“…Somut olaya uygulanması gereken 6098 sayılı TBK’nin 444/1 maddesi; “Fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenebilir” hükmünü haizdir. Buna göre rekabet yasağı sözleşmesinden söz edilebilmesi için ilk olarak işçinin fiil ehliyetine sahip olması ve iş sözleşmesinin kurulması sırasında veya iş ilişkisi devam ederken işçinin sözleşmenin sona ermesinden sonra rekabet etmeyeceğine ilişkin bir hükmün yazılı olarak iş sözleşmesine konulması veya bu konuda ayrı bir sözleşmenin (rekabet yasağı sözleşmesi) yapılması gerekmektedir. Fiil ehliyetine sahip işçi tarafından yazılı olarak yapılan rekabet yasağı sözleşmesinin geçerli olabilmesi için iki temel şartın daha birlikte yer alması gerekir.

  1. Rekabet yasağı sözleşmesinin geçerli olabilmesinin ilk şartı, işverenin bu sözleşme nedeniyle korunmaya değer haklı bir menfaatinin bulunmasıdır. Zira rekabet yasağının getirilmesindeki amaç, işçinin işyerinde öğrendiği üretim sırlarını veya işverenin işleri hakkındaki bilgisini iş ilişkisi sona erdikten sonra işverenle rekabet edecek tarzda kullanmasının önüne geçilmesidir. Bu husus 6098 sayılı TBK’nın 444/2 maddesinde “Rekabet yasağı kaydı, ancak hizmet ilişkisi işçiye müşteri çevresi veya üretim sırları ya da işverenin yaptığı işler hakkında bilgi edinme imkânı sağlıyorsa ve aynı zamanda bu bilgilerin kullanılması, işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikteyse geçerlidir” şeklinde ifade edilmiştir. Buna göre rekabet yasağına ilişkin sözleşmenin kurulmasında işverenin korunmaya değer haklı bir menfaatinin söz konusu olabilmesi için, işçinin işverenin üretim sırları, yaptığı işler ve müşteri çevresi hakkında bilgi edinme olanağının bulunması ve bunun sonucunda işvereni önemli bir zarara uğratma ihtimalinin olması gerekir. Dolayısıyla rekabet yasağına ilişkin sözleşmelerin geçerli olabilmesi için iş ilişkisinin işçiye, “müşteri çevresi” veya “üretim sırları” ya da “işverenin yaptığı işler” hakkında bilgi edinme imkânını sağlamasının yanında, aynı zamanda bu bilgilerin kullanılması hâlinde işvereni önemli nitelikte bir zarara uğratabilecek mahiyette olması aranmaktadır. Ancak, rekabet yasağı ihlâlinden bahsedilebilmesi için zararın fiilen gerçekleşmesi gerekli olmayıp, yakın ve önemli bir zarar ihtimalinin varlığı yeterli olmaktadır.
  2. Rekabet yasağı sözleşmesinin geçerli olabilmesinin bir diğer şartı ise işçinin ekonomik geleceğinin tehlikeye düşürülmemiş olmasıdır. Zira sınırsız ve ucu açık bir rekabet yasağının, işçinin çalışma özgürlüğünü ortadan kaldıracağı ve işçinin geçim kaynağı olan emeğini istihdam piyasasına sunamaması sonucunu doğuracağı açıktır. 6098 sayılı TBK’nın 445/1 maddesi “Rekabet yasağı, işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye düşürecek biçimde yer, zaman ve işlerin türü bakımından uygun olmayan sınırlamalar içeremez ve süresi, özel durum ve koşullar dışında iki yılı aşamaz” hükmünü haizdir. Buna göre rekabet yasağının, işçinin ekonomik geleceğinin ölçüsüz ve hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye girmesini önleyecek şekilde süre, yer ve konu (işin türü) bakımından uygun sınırlar içinde kararlaştırılmış olması gerekir; aksi takdirde rekabet yasağı sözleşmesi geçersizdir…”(Yargıtay Kararı – HGK., E. 2019/447 K. 2022/315 T. 15.3.2022)

REKABET YASAĞININ KAPSAMI

Rekabet yasağının kapsamını işçinin, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde işverenle rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı üstlenmesi oluşturur.

REKABET YASAĞININ SINIRLANDIRILMASI

Rekabet yasağına ilişkin kayıt, işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye düşürecek biçimde yer, zaman ve işlerin türü bakımından uygun olmayan sınırlamalar içeremez. Bu kapsamda kararlaştırılmayan rekabet yasağını hâkim, bütün durum ve koşulları serbestçe değerlendirmek ve işverenin üstlenmiş olabileceği karşı edimi de hakkaniyete uygun biçimde göz önünde tutmak suretiyle, kapsamı veya süresi bakımından sınırlayabilir. Rekabet yasağı kapsamında hâkime verilen bu sınırlama yetkisi ile rekabet yasağına ilişkin kaydın veya sözleşmenin geçersizlik gibi büyük bir hukuki yaptırım yerine sözleşmenin kanuna uygun hale getirilmesi amaçlanmıştır.

“…rekabet yasağı sözleşmesinin, işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye düşürecek biçimde yer, zaman ve işlerin türü bakımından sınırlamalar içermesi ve süresinin de, özel durum ve koşullar dışında iki yılı aşması durumunda uygulanacak hukukî yaptırım, rekabet yasağının hâkim tarafından kapsamı ve süresi bakımından sınırlanması şeklinde olmalıdır. Bu düzenleme ile yer, zaman ve konu (işin türü) bakımından sınırları çok geniş tutulmuş rekabet yasağı sözleşmelerine geçersizlik gibi ağır bir hukukî yaptırım uygulamak yerine, sözleşmenin kanuna uygun hâle getirilmesinin yolu açılmış olmaktadır…” (Yargıtay Kararı – HGK., E. 2019/447 K. 2022/315 T. 15.3.2022)

REKABET YASAĞININ SÜRESİ

Rekabet yasağının süresi taraflarca belirlenebilir. Bununla birlikte rekabet yasağının süresi özel durum ve koşullar hariç olmak üzere iki seneyi geçemez. Bu sürenin aşılması durumunda iki yılın üzerindeki süre geçersiz sayılır.

REKABET YASAĞINA AYKIRILIĞIN SONUCU

Rekabet yasağına aykırılığın sonucu olarak işçinin sorumluluğu gündeme gelecektir. Rekabet yasağına aykırı davranan işçi, işverenin uğradığı bütün zararları gidermekle yükümlüdür.

Türk Borçlar Kanunu gereği işveren, ceza koşulu ve doğabilecek ek zararlarının ödenmesi dışında, kendisinin ihlal veya tehdit edilen menfaatlerinin önemi ile işçinin davranışı haklı gösteriyorsa, yasağa aykırı davranışa son verilmesini de isteyebilir. Ancak işverenin davranışa son verilmesini talep edebilmesi için sözleşmede yazılı olarak bu hakkını açıkça saklı tuttuğunu belirtmesi gerekir.

REKABET YASAĞI CEZAİ ŞART

Rekabet yasağına aykırı davranan işçi sebebiyle uğranılan zararın ispatı zor olabilmektedir. Bu sebeple işveren, işçinin rekabet yasağına aykırı davranması halini ceza koşuluna bağlayabilir. Ayrıca rekabet yasağı bakımından öngörülen ceza koşulu, ceza koşulunun sadece işçi aleyhine kararlaştırılamayacağı kuralının istisnalarından biridir. Böyle bir durumun gerçekleşmesi halinde işçi, kararlaştırılan cezai şartı ödemelidir. Bunun yanında eğer işverenin zararı ceza şartı miktarını aşarsa işveren bu durumu ispatlamak şartıyla miktarı aşan zararlarını talep edebilir.

İş ilişkisi gereği kararlaştırılan cezai şart hâkim tarafından fahiş bulunabilir. Bu durumlarda hâkim fahiş gördüğü cezai şartı indirebilir.

REKABET YASAĞININ SONA ERMESİ

Rekabet yasağı birkaç farklı durumda sona erer. Bu ihtimaller aşağıda belirtilmiştir.

  • İşverenin bu yasağın sürdürülmesinde gerçek bir yararının bulunmadığı belirlenmişse rekabet yasağı sona erer.
  • İş sözleşmesi, işveren tarafından haklı bir neden olmaksızın veya işçi tarafından işverene yüklenebilen bir nedenle feshedilirse rekabet yasağı sona erer.

REKABET YASAĞININ ANAYASAL HAKLAR BAKIMINDAN İNCELENMESİ

Rekabet yasağı işçinin Anayasa’da yer alan temel haklarına ilişkin sınırlamalar getirir. Özellikle Anayasa’ da yer alan işçinin dilediği alanda çalışma ve sözleşme özgürlüğü, insanların maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkıyla yakından ilgilidir. Nitekim bu amaçla rekabet yasağına ilişkin Türk Borçlar Kanunu’nda özel düzenlemeler mevcuttur. Bu düzenlemeler iş sözleşmelerinde sözleşme sonrası rekabet yasağı kapsamında işverenin haklı menfaatleriyle işçinin Anayasa’da yer alan hakları arasında denge kurmayı amaçlamaktadır.

“Anayasa’nın 48. maddesinde güvence altına alınan işçinin dilediği alanda “çalışma ve sözleşme özgürlüğü”, onun hayatını kazanması yanında yine Anayasa’da öngörülmüş olan maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkıyla (m. 5, 17) doğrudan ilgilidir. Dolayısıyla iş sözleşmelerinde sözleşme sonrası rekabet yasağı kapsamında işverenin rekabet nedeniyle ortaya çıkabilecek haklı menfaati ile işçinin çalışma ve sözleşme özgürlüğünün dengelenmesi gerekmektedir. Bu nedenle hem 818 sayılı BK’da hem de 6098 sayılı TBK’da bu dengeyi sağlamaya yönelik özel düzenlemeler yapılmıştır.”( Yargıtay Kararı – HGK., E. 2019/447 K. 2022/315 T. 15.3.2022)

BORÇLAR KANUNU’NUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA TARİHİ KAPSAMINDA REKABET YASAĞI

İşçi ve işveren arasında yapılan rekabet yasağına ilişkin kayıt veya sözleşme için sözleşmenin imzalandığı tarih ve ihlalin gerçekleştiği tarih dikkate alınmalıdır. Bu kapsamdaki sözleşmenin imzalandığı tarih ve ihlalin gerçekleştiği tarih dikkate alınarak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu veya 818 sayılı Borçlar Kanunu’ndan hangisinin hükümlerinin uygulanması gerektiği belirlenmelidir.

“… 6101 sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’un 1. maddesi; “Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak, Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girmesinden sonra bu fiil ve işlemlere ilişkin olarak gerçekleşecek temerrüt, sona erme ve tasfiye, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir” hükmünü haizdir. Buna göre bir sözleşmenin hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu sözleşme hangi Kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o Kanun hükümleri uygulanmalıdır. Dolayısıyla 818 sayılı BK döneminde yapılan bir rekabet yasağı sözleşmesi Kanun’un aradığı şartları taşımaması nedeniyle geçersiz ve hukuken bağlayıcı değilse bu sözleşmenin ihlâli 6098 sayılı TBK’nın yürürlüğe girmesinden sonra gerçekleşse dahi TBK’nın 445/2 maddesi ile düzenlenen hâkimin rekabet yasağına müdahale ve sınırlama yetkisi söz konusu olamaz. Zira 818 sayılı BK’da hâkime bu şekilde bir yetki tanınmadığı için rekabet sözleşmesi yapıldığı an geçersiz olur. Yapıldığı an geçersiz olan bir sözleşmenin ise TBK’nın 445/2 maddesi gereğince geçerli kabul edilip sınırlandırılması mümkün değildir…” (Yargıtay Kararı – HGK., E. 2019/447 K. 2022/315 T. 15.3.2022)

REKABET YASAĞI HUSUSUNDA HUKUKİ DESTEK

İş ilişkisinden doğan rekabet yasağı işverenin haklı menfaatlerini koruma alına almak maksadıyla düzenlenir. Rekabet yasağı kapsamına giren gerek işçiye ilişkin gerekse işverene ilişkin taleplerle ilgili olarak hukuki temsilciden yararlanılmasında büyük fayda vardır. Rekabet yasağı kapsamında açılacak davalar ve verilecek cevap dilekçeleri İş Kanunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, Türk Borçlar Kanunu başta olmak üzere hukuki donanım ve bilgi gerektiren davalardır. Bu davalarda deneyim ve tecrübe sahibi olmayan birinin talebini doğru sürede ve doğru mahkemede açmaması sebebiyle dava reddedilebilir. Veya süresinde öne sürülmeyen talepler mahkeme tarafından değerlendirmeye alınmayabilir. Bu gibi sorunlarla karşılaşılmaması için deneyim ve tecrübe sahibi bir avukattan danışmanlık alınabilir.

GENEL HÜKÜMLER

İŞ SÖZLEŞMESİNDE REKABET YASAĞI

İş sözleşmesinde rekabet yasağı ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

İŞ KANUNU REKABET YASAĞI

İş kanunu rekabet yasağı ile ilgili yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

İŞÇİNİN REKABET YASAĞI YARGITAY KARARLARI

İşçinin rekabet yasağı Yargıtay kararları ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI AZAMİ SÜRESİ

Askeri emre itaatsizlik davası ile ilgili yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI ANLAŞMASI

Rekabet yasağı anlaşması ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

İŞ SÖZLEŞMESİNDE REKABET YASAĞI ANLAŞMASI EN ÇOK NE KADAR SÜRE İÇİN YAPILABİLİR

İş sözleşmesinde rekabet yasağı anlaşması en çok ne kadar süre için yapılabilir ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI AVUKATI

Rekabet yasağı avukatı ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

BORÇLAR KANUNU REKABET YASAĞI

Borçlar Kanunu rekabet yasağı ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

BELİRSİZ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİ REKABET YASAĞI

Belirsiz süreli iş sözleşmesi rekabet yasağı ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI COĞRAFİ SINIR

Rekabet yasağı coğrafi sınır ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI CEZASI

Rekabet yasağı cezası ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI SÖZLEŞMESİ CEZAİ ŞART

Rekabet yasağı sözleşmesi cezai şart ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

ÇALIŞANIN REKABET YASAĞI

Çalışanın rekabet yasağı ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI DAVASI

Rekabet yasağı davası ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI DAVALARI

Rekabet yasağı davaları ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET ETMEME BORCU

Rekabet etmeme borcu ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET ETME YASAĞI

Rekabet etme yasağı ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

İŞ KANUNU REKABET ETMEME YASAĞI

İş Kanunu rekabet etmeme yasağı ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI İHLALİ

Rekabet yasağı ihlali ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI SÖZLEŞMESİ

Rekabet yasağı sözleşmesi ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

REKABET YASAĞI ANKARA AVUKATI

Rekabet yasağı Ankara avukatı ile ilgili hususta yukarıda yer verilen yazıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

Diğer Makalelerimizi Buradan Okuyabilirsiniz.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir